Translate

16 Haziran 2012 Cumartesi

Çılgın atıyorum...






Ayçiçekleri, ilk yazdığım şiirin konusuydular. çok çok küçüktüm ayçiçeklerini farkettiğim zaman. Bursada her memur ailesinin yaptığı gibi tatile yakın yerlere giderdik karacabeyden sonra başlar ayçiçek tarlaları bana hep çok hazin gelmiştir hikayeleri. O tarlalarda binlece boynu bükük insan görürdüm. (tuhaf çocuk) Güneşe yüzünü dönen güneşin altında kavrulan sonra güneş gittiğinde boynunu büken. Sabah ilk ışıklarla tekrar. yüzünü dön gerin ben burdayım dercesine  kavrul boynunu bük. Hep aynı aldanış. Hepimizin her sabah her gün yaptığı gibi. Fena halde kandırılıyoruz.... Sanki ?


İnanç, Mutlak inançlardır insanı ayakta tutan herkes birşeye inanmayı mutlaka seçer. Ateistler bile ölümle burun buruna geldiğinde eminim "allahım ne oluyor " demişlerdir. bkz. 17 Ağustos 1999 depreminde hepimizin dediği gibi.  yusufla yüzleşmedikçe neye inandığını saptamak zor. Böyledir demiyorum olabilir. İnanç sadece bu bahsettiğim değil. hayata inanmak , insana inanmak  inancın kafasınızdaki karşılığı ne ise işte bütün o kavramlardan bahsediyorum.


Zaman zaman inancını kaybediyor insan. zaman zaman sanki daha alacak nefes yokmuş gibi hissediyor. daralıyor. işte öyle bir zamandayım. bildiğim inandığım yaşadığım herşeyi sorguluyorum kafamda netleşiyor insanlar ve görüntüleri. Ve de silikleşiyor.


Rutin , bir zamanlar bir reklam vardı ve beni her izlediğimde çok etkilerdi. Rutin ne mi ? Rutin benim diğer adım derdi adam. İşte o hesap elbet herşey birgün rutine biniyor. Ama hayatı çok fazla ciddiye almak , -mış gibi yapmak - mış gibi yaşamak sorun. Basma kalıplardan kendine bir kalıp biçmek ve onu yaşamak. Kafam almıyor.


Küsmek, hiç bilmediğim tanımadığım bir duyguydu benim. Ancak iyi niyetin geridönüşümü salak yerine konmaksa ben yokum? samimi olmayan , yapmacık arakaşlıklar vs olacaksa da ben yokum. günün sonunda kim yokluğumu hisseder kim özler? kimin aklına gelirim ? kimseyse cevap ona da eyvallahım var. hayatta ne ekersen onu biçermişsin ? biçtiğim dönemdeyim.



Mutluluk bir uçurtmaysa ipi uzun bende; Saldım gökyüzüne ne kadar uzaklaşsa da ipleri sımsıkı elimde...





1 yorum:

Adsız dedi ki...

Aldanış insanın kendi isteğiyledir çoğu zaman, üstad ne güzel söylemiş..

Ebedi âşığın dönüşünü bekler
Yalan yeminlerin tanığı çiçekler
Artık olmayacak baharlar içinde.
Ey, ömrün en güzel türküsü aldanış!
Aldan, geçmiş olsa bile ümitsiz kış;
Her garipsi ayak izi kar içinde
Dönmeyen âşığın serptiği çiçekler.

Ya sen! ey sen! Esen dallar arasından
Bir parıltı gibi görünüp kaybolan
Ne istersin benden akşam saatinde?
Bir gülüşü olsun görülmemiş kadın,
Nasıl ölümsüzsün aynasında aşkın;
Hatıraların bu uyanma vaktinde
Sensin hep, sen, esen dallar arasından.

Ey unutuş! kapat artık pencereni,
Çoktan derinliğine çekmiş deniz beni;
Çıkmaz artık sular altından o dünya.
Bir duman yükselir gibidir kederden
Macerası çoktan bitmiş o şeylerden.
Amansız gecenle yayıl dört yanıma
Ey unutuş! kurtar bu gamlardan beni.


Ahmet Muhip DRANAS